Bu blog yazısında, MIP entegrasyon katmanının SAP ERP banka entegrasyonlarını nasıl standart, güvenli ve yönetilebilir hale getirdiğini ele alacağız. Karşılaşılan tipik zorluklardan, MIP’in sunduğu teknik avantajlara; hazır entegrasyonların projeleri nasıl hızlandırdığına ve gerçek bir müşteri örneğine kadar tüm süreci detaylarıyla inceleyeceğiz.
Banka entegrasyonlarında Token Yönetimi Neden Önemli?
Bankalarla yapılan entegrasyonlarda en kritik konulardan biri token yönetimi ve cacheleme süreçleridir. Bu süreç doğru yönetilmediğinde IBM’in Cost of a Data Breach 2023 raporuna göre finans sektöründe kimlik doğrulama hataları ortalama 5,9 milyon dolara varan zararlara, Deloitte verilerine göre ise iş sürekliliğinin kesintiye uğramasına, fraud riskinin artmasına ve müşteri güveninde %37’ye varan düşüşe neden olabilmektedir. Buna rağmen birçok ekip, bu hayati ihtiyacı karşılamak için ek kütüphaneler yazmak veya harici araçlar kullanmak zorunda kalıyor.
Banka Entegrasyonlarında Token Yönetimi ve API Bağlantılarında MIP Avantajı
Finansal süreçlerin dijitalleşmesi ve rekabetinartmasıyla birlikte banka entegrasyonları, kurumsal ERP sistemlerinin olmazsa olmaz bir parçası haline geldi. SAP gibi güçlü bir altyapıya sahip olsanız bile, bankalarla olan bağlantılarınızı manuel yöntemlerle yönetmek zamanla sürdürülemez hale gelir. MIP entegrasyon katmanı ise, banka entegrasyonlarını standartlaştırılmış, güvenli ve izlenebilir hale getirir.
Örneğin SAP banka entegrasyonu gerçekleştiren firmalar, bankaların sağladığı API’lere bağlanmak, token işlemleri, güvenlik protokolleri, hata yönetimi gibi birçok teknik detayla uğraşmak zorunda kalır. MIP sayesinde bu işlemler çok daha kolay hale gelir. Üstelik sistemde token cacheleme gibi güvenlik önlemleri de hazır olarak sunulmakta, ek kütüphane geliştirmeye gerek kalmamaktadır.
MIP’in adaptör mimarisi sayesinde bankalarla olan entegrasyonlarda SOAP, REST, JSON gibi farklı veri formatları desteklenir. Böylece SAP dışındaki sistemlerle bile uçtan uca banka bağlantısı kurulabilir. Ayrıca entegrasyon süresince geçen süreye göre otomatik alert mekanizmaları sayesinde belirli bir zaman aşımında yöneticilere bildirimler gönderilir. Bu da operasyonel aksaklıkların önüne geçer.
SAP Banka Entegrasyonu Süreçlerinde Karşılaşılan Zorluklar Nelerdir?
Birçok kurum SAP banka entegrasyonu sırasında aşağıdaki problemlerle karşılaşır:
- Her banka farklı API protokolü kullanabilir.
- Güvenlik için token bazlı oturumlar gerekir.
- Hata yönetimi eksik olduğunda kayıplar yaşanabilir.
- SAP sistemine doğrudan servis açmak güvenlik riski oluşturur.
MIP bu sorunları ortadan kaldırmak için arada bir tampon bölge oluşturur. Dış dünyaya açılması gereken servisler sadece bu katmandan geçer, böylece SAP’nin güvenliği korunur.
Ayrıca her entegrasyon için ayrı ayrı hata yönetimi yazmak yerine, MIP içerisindeki merkezi loglama ve izleme araçlarıyla bu süreçler basitleştirilir. Örneğin bir API Key hatası yaşandığında, sistem logları üzerinden anında hata tespiti yapılabilir.
Hazır Banka Entegrasyonları ile Süreçleri Nasıl Hızlandırabilirsiniz?
MIP’in sunduğu en büyük pratik faydalardan biri, hazır entegrasyonlar ile projelerin süresini ciddi ölçüde kısaltmasıdır. Şirketler bankalarla entegrasyon sürecine başlarken genellikle uçtan uca bir proje yönetimi süreci yaşar: banka ile bağlantı kurma, servislerin belirlenmesi, veri akışının tanımlanması, güvenlik protokollerinin kurulması gibi. Ancak MIP sayesinde bu süreç büyük ölçüde otomatikleştirilebilir.
Bugün firmaların en çok sorduğu konulardan biri:
“Token cacheleme SAP’de nasıl yapılır? Ekstra kütüphane gerekir mi?”
MIP bunu hazır olarak sunuyor. Token saklama, yenileme ve yönetimi katman seviyesinde sağlanıyor.
Bir örnek vermemiz gerekirse iletişim sektöründe faaliyet gösteren bir iş ortağımızdan örnek verebiliriz. İş ortağımız, MIP ile yürüttüğü banka entegrasyonu sayesinde günlük yaklaşık 5.5 milyon TL’lik ciroyu bu altyapı üzerinden geçiriyor. Bu hacimdeki bir işlemde hata riskinin minimumda olması ve tüm sürecin izlenebilir olması, sistemin ne kadar güvenilir olduğunu ortaya koyuyor.
Ayrıca MIP ile adaptörler sayesinde bir banka entegrasyonu projesi başlatıldığında sistemde önceden tanımlı olan servisler kolayca seçilip aktif edilebiliyor. Böylece her proje sıfırdan yazılmak zorunda kalmıyor. Bu da hem zaman hem de insan kaynağı açısından önemli bir tasarruf sağlıyor.
Özetle;
SAP veya non-SAP ERP sistemleri üzerinde banka entegrasyonlarını yönetmek artık işletmeler için teknik ihtiyacın ötesinde, işi sürdürebilmenin gerekliliği haline geldi. Geleneksel yöntemlerle ilerlemek güvenlik ve operasyonel verimlilik anlamında önemli riskler barındırmaktadır. MIP, bu süreci çok daha kontrollü, güvenli, hızlı ve ölçeklenebilir bir yapıya dönüştürür.
Standart adaptör mimarisinden hazır entegrasyon setlerine, token yönetiminden merkezi loglamaya kadar sunduğu özelliklerle bir entegrasyon katmanı olmanın ötesine geçiyor. Finansal operasyonların sorunsuz ve güvenli şekilde akmasını sağlayan bir teknoloji ortağı haline geliyor.